27 Ağustos 2019 Salı

OSCE Yazı Dizisi-1 | OSCE Öncesinde Performans Değerlendirmesi İçin Kullanılan Yöntemler

OSCE, bilindiği üzere Objective Structured Clinical Exam’in kısaltılmışı ve Nesnel Yapılandırılmış Klinik Sınav anlamına geliyor. OSCE’nin tanımlanması ilk kez 1975’te Ronald Harden tarafından, performans değerlendirme için kullanılan yöntemlere bir alternatif olarak yapılıyor. 
 
OSCE’yi bu yazı dizisinde etraflıca konuşacağız ama önce, OSCE’nin yerini aldığı yöntemlerden bahsedelim ki neden OSCE’ye ihtiyaç duyulduğu açığa kavuşsun.

Neredeyse her yenilik, ihtiyaçtan doğar. OSCE’ye ihtiyaç duymamıza neden olan yöntemler; kısa vaka sınavları, sözlü (viva voce) sınavlar, uzun vaka sınavları.

Kısa Vaka Sınavları

Bu sınavlarda öğrencilerden belirli bulguları olan 4-5 farklı gerçek hastayı kısaca ve sadece o bulguların işaret ettiği konu alanına odaklanarak değerlendirmesi istenir. Hasta başına 15-20 dakikalık bir süre ayrılır. Bu süre içinde öğrenci değerlendirmesini yapar, tanısını koyar. Başında bulunan 2 değerlendirici ise öğrenciyi değerlendirmek için sorular sorar ve öğrenciyle bir tartışma gerçekleştirir. Buna binaen her değerlendirici kendi notunu verir ve bu notların ortalaması öğrencinin nihai notunu belirler. 

Gerçek hastalar kullanıldığı için bu sınavlar avantajlıdır; öğrenci, bir hekimin gerçek mesleki yaşamda karşılaştığı hastalarla karşılaşır. Klinik değerlendirme becerilerinin ölçümünde iyi bir araçtır. Ancak dezavantajları göz ardı edilemez.

Bir yapılandırma olmadığı için geçerlilik ve güvenilirlik konusunda sorunludur. Not veren değerlendiriciler, standardize edilmiş bir değerlendirme yöntemine göre değil, kendi kişisel bakışlarına göre notlandırma yaparlar. Ayrıca, sınavda öğrencilerin karşısına çıkan hastalıkların türleri de her öğrenci için farklı farklı olacağından yine sorunlara yol açar.

Sözlü (Viva Voce) Sınavlar

Tipik bir sözlü sınavda öğrenciye bir vaka, patoloji numunesi, tetkik sonucu gibi klinik boyutu olan materyallerden verilir. Öğrenciye mesela vakayı incelemesi için süre verilir. Sonrasında değerlendiriciler, öğrenciye sorular yöneltir. Soruların amacı öğrencinin hatırlama, problem çözme, akıl yürütme gibi becerilerini ölçmektir. Sınav yapılandırılmadığı zaman değerlendiriciler arası kişisel farklılıkların performansın notlandırılmasına yansımasından dolayı sorunlara yol açar. Yapılandırılarak standardizasyona yaklaşılabilse de öğrencinin klinik performansının doğrudan gözlenememesi nedeniyle eksiktir.

Uzun Vaka Sınavları

Bu sınavlarda öğrenciden gerçek bir hastanın öyküsünü alması ve tam bir fizik muayene yapması istenir. Bunun için 30-45 dakika verilir ve genelde değerlendiriciler tarafından gözlenmez. Sonrasında değerlendiriciler öğrenciye bulgularla, tanıyla ve tedaviyle ilgili sorular yöneltir. Bakılan şey, öğrencinin bu konulardaki anlayışının derinliğidir.

Sürecin gerçek hasta üzerinden işlemesi, hastanın bir bütün olarak değerlendirilebilmesi ve öğrencinin nadir ve karmaşık vakalarla ilgili bilgi ve becerinin ölçülmesine imkân vermesi nedeniyle avantajlıdır. Bu avantajların yanında, soruların genellikle yapılandırılmış olmaması sorunlara yol açar. Ayrıca, tek bir vakayla geniş bir alana yayılan konuların hepsini değerlendirmek neredeyse imkânsızdır. Çok sayıda vakanın ele alınması ise uzun süre gerektirir. Bunlara ek olarak, öğrencinin iletişim becerileri ve profesyonellik bakımlarından değerlendirilmesi de pek mümkün olmamaktadır.

Uzun vaka sınavlarının yapı geçerliliği açısından daha geliştirilmiş hâli OSLER yani Objective Structured Long Exam Record’dur. Bu türde yapılan sınavlarda öğrenci öykü alırken ve fizik muayene yaparken de gözlenir ve bu sayede iletişim becerileri, muayene tekniği ve sistematiği, bulguları tespit edişi gibi özellikler de değerlendirilir.

OSCE’ye Duyulan İhtiyaç

Görüldüğü üzere yukarıda sayılan kısa vaka, sözlü ve uzun vaka türündeki geleneksel sınavlar, klinik performansın ölçümünde yapı ve standardizasyon açısından sorunlar oluşturmaktadır. Bu durumun farkında olan Harden, klinik performansın değerlendirilmesi konusundaki sorunları aşmak için OSCE’yi geliştirmiştir. OSCE, simüle (gerçek hastanın olmadığı) bir ortamda yapılan, yeterlilik tabanlı bir performans değerlendirmesidir.

Bir sonraki yazı: OSCE Yazı Dizisi-2 | OSCE’nin Temel Özellikleri

Bu içerik tamamen aşağıdaki kaynaktan yararlanılarak, sizi o asıl kaynağa başvurmaya teşvik etmek için oluşturulmuştur.

Kaynak

Khan KZ, Ramachandran S, Gaunt K, Pushkar P (2013) The Objective Structured Clinical Examination (OSCE): AMEE Guide No. 81. Part I: An historical and theoretical perspective. Medical Teacher, 35:9, e1437-e1446. DOI: 10.3109/0142159X.2013.818634

Okuduğunuz bu yazıyı cihazınıza PDF olarak kaydetmek için şu bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz: OSCE Yazı Dizisi-1 | OSCE Öncesinde Performans Değerlendirmesi İçin Kullanılan Yöntemler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder