31 Ağustos 2019 Cumartesi

Tıp Eğitiminde Kullanılan Bazı Ölçme Değerlendirme Yöntemleri


Ölçme-değerlendirme, tıp eğitiminde önemli bir yere sahiptir. Çünkü mezun hekimlerin topluma vereceği sağlık hizmeti ve diğer görevleri bakımından yeterli olup olmadığını doğru tespit etmek, tıp fakültelerinin topluma yönelik sorumluluklarından biridir. Çıktı tabanlı eğitim, bu tespiti kolaylaştırma yolunda atılmış bir adımdır. Çıktı tabanlı eğitimde öğrencinin mezuniyette sahip olması gereken öğrenme çıktıları baştan belirlenmiştir ve ölçme-değerlendirme, bu çıktılara erişilip erişilmediğini belirlemek için yapılır. Dolayısıyla, kullanılacak ölçme-değerlendirme yöntemleri de bu çıktılara uygun bir yapıda olmalıdır. Bunun için de ölçme-değerlendirme yöntemlerinin kendine has özelliklerini bilmek gereklidir. 

Ölçme-değerlendirme yöntemleri denilince, yöntemin incelenmesi gereken 4 bileşeninden söz edebiliriz: Geçerlilik, güvenilirlik, öğrenciye etkisi ve kullanışlılık/maliyet.

Bir ölçme aracının geçerliliği, onun, ölçmek istediğimiz şeyi mi yoksa başka şeyi mi ölçtüğünün ifadesidir. Geçerliliğin türleri vardır; mesela kapsam geçerliliği, o sınavın ölçmek istediği içeriğin tamamını ölçüp ölçmediğine göre değişir. Güvenilirlik ise, o ölçme aracının aynı tür gruba (mesela dönem 3’ün sonuna gelmiş öğrencilere) farklı zaman ve yerlerde uygulanmasıyla elde edilen sonuçların tutarlılığına bağlıdır. Güvenilir bir sınav, her zaman aynı sonuçları verir.

Ölçme-değerlendirmenin öğrenciye ve öğrenmeye etkisi genellikle gözden kaçırılan bir konudur. Öğrenciler sınavın türüne, içeriğine, sıklığına göre çalışırlar. Mesela sınav büyük oranda, hatırlama düzeyinde bilgileri sınıyorsa öğrencilerin ezbere yönelmesi sürpriz olmaz. Dolayısıyla nasıl bir sınav yaptığınız, öğrenmenin nasıl ve ne sıklıkla oluşacağını etkiler. Kullanışlılık/maliyet de önemli bir konudur. Yüksek maliyet gerektiren, çok sayıda uzmana ihtiyaç duyuran, uygulaması zor olan ölçme araçları, sağladığı fayda eğer bu maliyetten fazla değilse tercih edilmezler.

Tıp Eğitiminde Kullanılan Bazı Ölçme-Değerlendirme Yöntemleri

Ölçme-değerlendirme yöntemleri 5 kategoriye ayrılarak gösterilebilir:

1. Yazılı sınavlar: Çoktan seçmeli, doğru-yanlış, eşleştirme, tamamlama, açık uçlu soru cevaplama, hasta yönetimi soruları, gelişim sınavı, tez.

2. Klinik/Pratik Sınavlar: Uzun vaka, OSCE (Objective Structured Clinical Examination), OSPE (Objective Structured Practical Examination), OSLER (Objective Structured Long Examination Record), GOSCE (Group OSCE).

3. Gözlem: Eğitici raporu, kontrol listesi, değerlendirme formu. (Ek Not: Mini-CEX, DOPS)

4. Performans Kaydı: Gelişim dosyası (portfolyo), karne (logbook).

5. Akran Değerlendirmesi ve Özdeğerlendirme

Yazılı Sınavlar

Tıp eğitiminde en yaygın kullanılan yöntem olduğu için tıp eğiticilerinin çoğu tarafından aşina olunan bir sınav türüdür. Bunların içinde de yaygın kullanılanı, standardize etmesi daha kolay olduğundan, çoktan seçmeli sorulardır. Çoktan seçmeli soruların hasta senaryoları içermesi, daha üst düzey becerileri ölçmeye yardımcı olur. 

Yazılı sınavlardan biri olan gelişim sınavı (progress test), mezuniyet öncesi tıp eğitiminin tamamını kapsayan ve çoktan seçmeli sorulardan oluşan bir sınavdır. Aynı sınava Dönem 1’den Dönem 6’ya bütün tıp öğrencileri aynı anda girerler. Bu sınavın soruları her defasında yeniden geniş bir soru bankasından seçilir ve sınavlar yılda bir ya da birkaç kez yapılır. Böylelikle öğrencilerin gelişimleri ortaya konulmuş olunur. Altı yılın tamamı gibi geniş bir kapsamı içerdiği için sınava yönelik çalışma mümkün değildir, öğrencilerin sırf hatırlama gibi alt düzey bir beceriyle öne çıkması engellenir.

Yazılı sınavların uygulaması kolaydır. Özellikle çoktan seçmeli sorularla yüksek güvenilirlik elde edilebilir. Çünkü bir eğiticinin kendi algıladığı şekilde notlandırmasına gerek duyulmaz. Ayrıca kullanışlılığı da vardır, çok sayıda öğrenciye bile kolaylıkla uygulanabilir. Bu olumlu yanlarına rağmen, sınırlılıkları da vardır. Yazılı sınavlarla bilgiyi derinlemesine ölçmek zordur, daha çok hatırlama düzeyinde bilgiler ölçülebilir. Ayrıca bilginin bağlamından koparılması ve ayrıksı bir parça olarak sınanması da olumsuz bir tarafıdır.

Yazılı sınavların, özellikle çoktan seçmeli olanların, öğrenciye etkisi “sınavı geçmek için çalışmaya yönlendirme” şeklindedir. Öğrenci, hasta bakımını daha iyi yapmak ve bilgiyi bütünleştirmek için değil, soruda sorulanı cevaplamak için çalışmaya eğilim duyabilir. Bu, çoktan seçmeli soruların doğurabileceği ciddi bir problemdir ve öğrenci böyle yaptığı için suçlanamaz. Değişmesi gereken sınavın kendisidir.

Klinik/Pratik Sınavlar

Klinik performansı ölçmek için kullanılan birincil yöntem OSCE’dir. OSCE’de klinik yeterliliklere odaklı çok sayıda istasyonda öğrenciler becerilerini sergilerler. Her öğrenci aynı istasyonlardan geçer. Sistem standardize edilmiştir. OSCE’nin türevi olan çok sayıda sınav vardır. Bunlardan OSPE, klinik değil pratik sınavdır. OSLER ise yapılandırılmış bir uzun vaka sınavıdır.

OSCE, klinik ortamdaki performansın yazılı sınavlarda etkili olarak ölçülememesi, gerçek klinik ortamları standardize etmenin ise zor olması nedeniyle ortaya çıkmıştır. Amaç, sınavın öğrenci, hasta ve değerlendirici bileşenlerinden hasta ve değerlendirici bileşenlerini birörnek hâle getirip sadece öğrencinin sonuca etki etmesini sağlamaktır. Bunun için OSCE’de genellikle standardize kullanılarak hasta bileşeni standardize edilir. Değerlendiriciler ise eğitilerek ve değerlendirme formları kullanılarak aynılaştırılır. Bütün bunlar, sınavın güvenilirliğini artırır. Ayrıca, standardize hasta kullanımı da gerçek hastaların güvenliğini riske etmemeyi sağlar.

OSCE’nin öğrenciye olumlu etkileri vardır. Yazılı sınavlardaki “sınav için çalışma” tehlikeliyken, OSCE’de sınav için çalışmanın sonucu zaten klinik yeterliliğe neden olur. Ancak OSCE’nin klinik yeterlilikleri istasyonlara bölmesi, bir bütün olan yeterliliklerin ayrıksı olarak algılanması gibi bir tehlikeye yol açabilir. Öğrencinin, ayrı ayrı istasyonlara çalışması sonucunda bu istasyonların tamamının oluşturduğu bütüncül yeterliliği elde edememesi ihtimali vardır.

OSCE, genellikle yazılı sınavlara göre daha maliyetlidir. Standardize hastaların bulunup eğitilmesi, çok sayıda değerlendirici gerektirmesi, istasyonlarda kullanılacak araç-gereçlerin oluşturacağı masraflar gibi maliyetleri vardır. Ama Miller piramidinin 3. basamağını ölçmesi bakımından değerlidir.

Gözlem

Klinik ortamda öğrencinin gözlemi, bir başka yöntemdir. Gözlem, bir değerlendirme formu ya da kontrol listesi ile yapılarak kaydedilir. Kayıt formunda değerlendiricinin yorumlarının da yer alması faydalıdır. Değerlendiricilerin eğitilmesiyle ve formların kullanılmasıyla bir nebze standardizasyon sağlansa da bu yöntemde güvenilirliğin sağlanması zordur. Dolayısıyla kullanışlılık bakımından olumsuz yanlara sahip bir yöntemdir. Sınavın öğrencilere etkisi bakımından değerlendirdiğimizde, öğrencilerin klinik ortamda eksikliklerini gizleyip iyi yanlarını öne çıkarması gibi bir tehlike olduğu görülür.

Performans Kaydı

Performansın kaydında gelişim dosyası (portfolyo) ve karne (logbook) kullanılabilir. Gelişim dosyası, öğrencinin öğrenme yolunda yapıp ettiklerine ve bunların hakkında kendi kendine yaptığı düşünsel faaliyete (reflection) dair kayıtları/belgeleri içeren bir dosyadır. İçinde her türden içerik bulunabilir.

Gelişim dosyasında, öğrencinin gelişim süreciyle ilgili kendi düşüncelerinin ve değerlendirmelerinin yer alması çok önemlidir ve gelişim dosyasını gelişim dosyası yapan esas nokta budur. Gelişim dosyasının, diğer araçlarla ölçülmesi zor olan eleştirel düşünce gibi becerileri ölçebilmesi onu değerli kılan bir özelliktir. Ayrıca, öğrencinin sadece anlık durumunu değil, uzun süreli süreci ele alabilmesi bakımından da değerlidir. Gelişim dosyası yönteminde güvenilirlik ve geçerliliği sağlamak ise çaba ister.

Karne, gelişim dosyasından daha dar bir kapsama sahiptir. Öğrencinin belirli bir alana özgü deneyimlerinin basit bir kaydını içerir ve bu yapıp edilenlerle ilgili kendi kendine düşünme (reflection) yer almaz. Karnede amaç, yapılacak uygulamaların hepsinin yeterli sayıda yapıldığının belgelenmesidir. Karne, o uygulamaların yapılmasındaki kaliteyi göstermez. Ölçme gücü düşük bir yöntemdir.

Akran Değerlendirmesi ve Özdeğerlendirme

Öğrencinin akranlarından ya da kendisinden, bir becerinin gerçekleştirilip gerçekleştirilemediğine dair alacağımız bilgiler değerlendirme bağlamında oldukça faydalı olabilir. Bu yapılırken kontrol listesi ya da değerlendirme formu kullanılabilir. Öğrenciler, akranlarıyla klinik ortamda çokça vakit geçirdiğinden, bu vakitlerin yeterliliği ölçme açısından değerlendirilmesi akıllıca olacaktır. 

Öğrencinin kendini değerlendirebilmesi de ayrıca değerlidir. Ancak her ikisi de iyi uygulanmadığında güven kaybı, akranlarla düşman hâle gelme gibi sorunlara yol açabilir. Güvenilirliği ve geçerliliği sağlamak için çaba gerektirdiğinden kullanışlılık/maliyet açısından yük oluşturur.

Bu içerik tamamen aşağıdaki kaynaktan yararlanılarak, sizi o asıl kaynağa başvurmaya teşvik etmek için oluşturulmuştur.

Kaynak

Shumway JM, Harden RM (2003) AMEE Guide No. 25: The assessment of learning outcomes for the competent and reflective physician. Medical Teacher, 25:6, 569-584. DOI: 10.1080/0142159032000151907

Okuduğunuz bu yazıyı cihazınıza PDF olarak kaydetmek için şu bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz:
Tıp Eğitiminde Kullanılan Bazı Ölçme Değerlendirme Yöntemleri

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder