19 Ekim 2019 Cumartesi

Tıp Eğitiminde Kuramlar Yazı Dizisi 6 - İndirgemecilik, Sistem Kuramı ve Karmaşıklık Kuramı: Program Değerlendirme Bağlamında Kuramlar


İndirgemecilik (Reductionism)

Eğitimde yapılan değerlendirmelerin çoğunun kökeni, kutsalın yerine deney ve gözlemi ikame eden Aydınlanma düşüncesine dayanır. Bu düşünceye göre bilgimiz arttıkça düzensizlikten düzene doğru bir yön çizebilir ve bir yapıyı onun parçalarını inceledikten sonra daha basit bir yapıda indirgeyip onu anlayabiliriz. Her şey bir düzen içinde kurala göre işler, dolayısıyla o düzeni anladıktan sonra süreci ve çıktıları biz tayin edebiliriz.

Yaklaşık 5 yüzyıldır tıbba hâkim olan bu görüştür. Aynı şekilde, yaklaşık 1 yüzyıllık kısa bir geçmişe sahip olan eğitimsel değerlendirmeye de hâkimdir. Bu görüş, programı doğrusal bir çizgi olarak ele alır. Programda yapılacak değişiklikler, tahmin edilebilir sonuçlara yol açacaktır. Küçük bir değişiklik küçük etki yaparken büyük değişiklik büyük etki yapar. Bu görüşe dayanan modellerde baştan sona, girdiden çıktıya doğru mantıksal bir akış vardır. Dolayısıyla, çıktıya etki eden faktörler bilindiği zaman programın başarısı ya da başarısızlığı açıklanabilir. 

Sistem Kuramı (System Theory)

İndirgemecilik alana oldukça önemli katkılarda bulunmuş olsa da sahip olduğu sınırlılık, Aristo’nun şu sözleriyle bile ifade edilebilir: “Bütün, parçaların toplamından fazlasıdır”. Bir program, sahip olduğu parçaların yanında o parçaların birbirleriyle ve çevreyle ilişkisi (bağlam) tarafından da şekillendirilir. İşte bu bakış, sistem teorisinin bakışına uygundur. Bir biyolog olan Bertalanffy tarafından Genel Sistem Teorisi olarak tanımlanmıştır. Kendisinin yaptığı bu tanım geçmişten köken alsa da, sisteme odaklanarak indirgemeci anlayıştan uzaklaşılmasını doğurmuştur.

Bertalanffy şöyle demiştir: “Yaşayan bir şeyin en temel özelliği, onun organizasyonudur. Onu oluşturan parçaların ve süreçlerin ayrı ayrı incelenmesiyle canlılığı tam olarak açıklamak mümkün değildir. Çünkü bu inceleme bize o parçaların ve süreçlerin birbirleriyle olan ilişkileri hakkında bilgi vermez”. Bertalanffy’nin sistem tanımlaması, “birbirleriyle ve çevreyle karşılıklı ilişki içinde olan bir dizi bileşen” şeklindedir. Dolayısıyla sistem teorisinde, indirgemeciliğin aksine, parçaların birbirleriyle ilişkisi önemlidir ve bu ilişki statik/doğrusal değil dinamiktir.

Sistem teorisine göre her bir hayvan, insan ve sosyal etkileşimler birer sistemdir. Dolayısıyla eğitim programı da kendi içindeki parçalarla ve kendi çevresiyle etkileşim içinde olan bir sistem olarak görülebilir. 

Genel Sistem Teorisi’ne göre değişim, sistemin ayrılmaz bir parçasıdır. Bertalanffy sistemleri açık ve kapalı olmak üzere iki başlıkta sınıflandırmıştır. Kapalı sistemlerde içeri giriş olmadığı gibi dışarı çıkış da yoktur. Açık sistemler ise tam tersidir. Bertalanffy’e göre yaşayan sistemler açık sistemlerdir. Denge (equilibrium), sistemde hiçbir şeyin değişmediğini dolayısıyla o sistemin ölü olduğunu gösterir. Oysa açık sistem, denge durumu yerine kararlı durumdadır (steady-state). Kararlı durumda aktiflik vardır, değişim hâlâ mevcuttur ama bu değişim sistemle uyumludur. Açık bir sistemde herhangi bir başlangıç durumundan sonuca farklı şekillerde ulaşılabilir, tıpkı tıp öğrencilerinin mezuniyete kadar geçirdikleri süreç gibi. Kapalı sistemde ise sonuç, indirgemecilikteki doğrusal çizgi anlayışına benzer şekilde, başlangıç koşullarının ve bileşenlerin bilinmesi ile önceden tahmin edilebilir. Oysa eğitim programı açık bir sistemdir, kendi bileşenleriyle ve çevresiyle aktif bir etkileşim içindedir.

Karmaşıklık Kuramı (Complexity Theory)

İndirgemeci teorinin doğrusal çizgi anlayışı ancak denge hâlindeki, hiçbir değişimin olmadığı sistemleri açıklayabilir. Ama eğitim programının denge hâlinde olması düşünülemez. Programı etkileyen çok sayıda bileşen vardır; katılımcılar, paydaşlar, her geçen gün değişen bilgiler bunlardan sadece bazılarıdır. Dolayısıyla tıp eğitimi programı kompleks bir sistem olarak ele alınmaya daha uygundur. 

Karmaşıklık teorisi (ek not: kaos teorisi ile aynı şey değildir), belirsizliğin ve kesinlikten uzak olmanın beklendiği sistemlerdeki zengin yapıyı ve farklılıkları kabullenmeye yönelik bir adımdır. Bu teori program değerlendirirken, programdaki belirsizlikleri ve karmaşıklığı kabul ederek hareket etmemizi sağlar. Belirsizlik ve karmaşıklık kötü de değildir iyi de, sadece var olmasını beklediğimiz şeylerdir. Program değerlendirirken bu belirsizlikleri de keşfederiz. Bu teori bizi, karmaşık bir yapıya sahip programı anlamak için basit doğrusal bir modele bel bağlamamaya yönlendirir ve böylelikle bileşenlerin birbirleriyle ve çevreyle ilişkisine odaklanmamızı sağlar. Eğitimin bağlamının, öğrencilerin birbirleriyle ve çevredeki diğer unsurlarla ilişkisinin önemini hatırlatır. 

Karmaşıklık teorisi bize program değerlendirme modeli seçiminde de rehberlik edebilir. Mesela CIPP (Context, Input, Process, Product) modelinde bağlam ve süreç bileşenlerinin ön plana çıkmış olması, karmaşıklık teorisinin bağlama ve bileşenlerin birbirleriyle etkileşim sürecine yaptığı atıf dikkate alındığında önemlidir. 

Özet olarak denilebilir ki, Doll’un belirttiği üzere; “Platon ve Aristo zamanından beri Batı düşüncesinin bir özelliği olan kesinlik arayışı artık bitmiştir. Tek bir doğru cevap yoktur, her durumda kullanılabilecek mükemmel bir formül yoktur, arzuladığımız sonucu elde etme yolunda kesin güvence verebilecek bir yöntem yoktur”.

 
Bu içerik tamamen aşağıdaki kaynaktan yararlanılarak, sizi o asıl kaynağa başvurmaya teşvik etmek için oluşturulmuştur.

Kaynak

Frye AW, Hemmer PA (2012) Program evaluation models and related theories: AMEE Guide No. 67. Medical Teacher, 34:5, e288-e299. DOI: 10.3109/0142159X.2012.668637

Okuduğunuz bu yazıyı cihazınıza PDF olarak kaydetmek için şu bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz: 
Tıp Eğitiminde Kuramlar Yazı Dizisi 6 - İndirgemecilik, Sistem Kuramı ve Karmaşıklık Kuramı: Program Değerlendirme Bağlamında Kuramlar - PDF

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder