4 Kasım 2019 Pazartesi

Kern Program Geliştirme Modeli ile Eğitici Eğitimi Programı Geliştirme


 

Kern’in program geliştirme modeli altı basamaktan oluşur:
1. Problemin tanımlanması ve genel ihtiyaç analizi (Problem Identification and General Needs Assessment)
2. Katılımcıların ihtiyaçlarının analizi (Targeted Needs Assessment)
3. Amaçlar ve Hedefler (Goals and Objectives)
4. Eğitim stratejileri (Educational Strategies)
5. Uygulama (Implementation)
6. Programın değerlendirilmesi ve geri bildirim (Evaluation and Feedback)

Aşağıda bu maddelerin her biri tek tek açıklanmıştır. Bu yazı, eğitici eğitimi bağlamında olduğu için okunurken eğitici eğitimi içeriği düşünülmelidir. Mesela Pediatri uzmanlarının eğitici eğitimi programında içeriğin odaklandığı ana nokta Pediatri alanıyla ilgili değil, Pediatri’nin öğretimi ile ilgilidir. Yani eğitici eğitimi programında yer alan konuların içinde “çocuklarda sıvı-elektrolit bozluklukları” değil, “sunum teknikleri, öğrenci merkezli eğitim” gibi konular yer alabilir.

1. Problemin tanımlanması ve genel ihtiyaç analizi: Eğitici eğitiminin amacının şimdiki durum ile istenen durum arasında bir köprü vazifesi görmesi olduğu düşünüldüğünde, şimdiki durumun tespiti için problemin tanımlanması ve genel bir ihtiyaç analizinin gerekliliği anlaşılır. Bu aşamada sorulması gereken bazı sorular:

Eğitici eğitimi programı ile çözülmesi istenen sorun ne?

  • Programın geliştirilme sebebi içsel sebepler mi yoksa akreditasyon gibi dışsal gereklilikler mi? (Dışsal gereklilikler nedeniyle oluşturulan eğitimler katılımcılar tarafından olumsuz karşılanabilir. Bu nedenle iyi yönetilmelidir)
  • Kısa süreli mi olacak yoksa uzun süreli mi?
  • Eğitimde yer alacak paydaşlar kimler olacak?
  • Kurum kültürü bu eğitimleri destekleyici nitelikte mi?
  • Eğitim kapsamında kullanılabilecek insanî, malî, teknolojik vb. kaynaklar neler?

2. Katılımcıların ihtiyaçlarının analizi: Problem tanımlaması ve genel ihtiyaç analizinden sonra, katılımcılar tanınmalı ve onların ihtiyaçları analiz edilmelidir (bilindiği üzere erişkin eğitimi ilkeleri, erişkinlerin, işlerine yaramayacak bilgileri almada istekli olmadığını söyler). Bu aşamada sorulması gereken bazı sorular:
  • Eğitim, kimler için planlanıyor?
  • Bu eğitime neden ihtiyaç duyuldu?
  • Eğitime katılacak olanlar fakülteye yeni mi katıldı yoksa daha önceden var mıydılar?
  • Katılımcıların bilgi, tutum ve beceri anlamında seviyeleri ne?
  • Zorunlu olarak mı katılacaklar, gönüllü olarak mı?
  • Eğitimin gerçekleştirilmesinin önünde ne gibi engeller var?
  • Engellerin aşılması için neler yapılabilir?

3. Amaçlar ve hedefler: İhtiyaç analizleri yapıldıktan sonra programın amaçlarının ve hedeflerinin belirlenmesine sıra gelir. Amaçlar genel ifadelerdir, hedefler ise ölçülebilir nitelikte olmalıdır. Mesela katılımcıların bilgi, tutum veya beceri kapsamındaki gelişimleri ile ilgili gözlenebilir davranışlar/çıktılar hedef olarak yazılabilir. 

4. Eğitim stratejileri: Amaç ve hedeflerin belirlendikten sonra bu amaç ve hedeflere nasıl erişileceği kararlaştırılır. Burada önemli olan, stratejilerin öğrenmeyle ilgili kuram ve ilkelerle desteklenmesidir. Eğitime katılacak kişiler erişkinlerdir. Dolayısıyla erişkin eğitimi prensiplerine uygun stratejiler kullanılmalıdır. Bununla beraber;

gibi kuram ve ilkeler göz önüne alınarak stratejiler belirlenmelidir. 

Dolayısıyla eğitici eğitiminin yapısı oluşturulurken, katılımcıların;

  • Öğrenim hedeflerini belirlemede etkilerinin olduğu veya kendi başlarına belirleyebildikleri (Erişkin eğitimi, özyönelimli öğrenme)
  • Aktif uygulama yaptıkları (Deneyimsel öğrenme)
  • Diğer eğiticilerle beraber oluşturdukları takım içinde işbirliği yaptıkları (Sosyal öğrenme)
  • Uygulamalar sırasında ve sonrasında süreç hakkında kendi kendilerine düşünebildikleri (reflection in and on action)
  • Kendi kendilerini değerlendirebildikleri (Motivasyon)
  • Öğrendiklerini gerçek mesleki yaşamda uygulayabildikleri (Erişkin eğitimi)

türden stratejiler kullanılmalıdır.

Stratejilerin çok çeşitli olması, eğiticilerin öğrenme stillerinin çok çeşitli olmasından dolayı gereklidir. Teknolojinin geliştiği bir dönemde, eğiticilerin iş yükü oluşturan çok sayıda görevlerinin olduğu da düşünüldüğünde, uzaktan eğitim seçeneklerinin gündeme gelmesi akıllıca olacaktır. Elektronik ortamda diğer eğiticilerle meydana gelecek etkileşim de hedeflere yönelik katkı sağlayacaktır. Ama yine de yüz yüze etkileşimin değeri asla yadsınmamalıdır.

5. Uygulama: Eğitici eğitiminin, farklı disiplinlerden eğiticiler bir arada olarak mı yoksa her disiplinden eğiticilerin kendi aralarında mı gerçekleştirileceği önemli bir sorudur. Bu noktada genel yaklaşım, genel ilkelerle ilgili eğitim faaliyetlerinde (mesela Seviye 2; öğrenme ve öğretme kavramları, ölçme-değerlendirme) farklı disiplinlerden eğiticilerin bir arada olması, daha özel konularla ilgili eğitim faaliyetlerinde (mesela Seviye 3; klinikte öğrenme ve geri bildirim) sadece o alandan/alanlardan eğiticilerin olması daha uygundur.

Farklı disiplinlerden eğiticilerin bu eğitimlerde birbirleriyle etkileşimde bulunması, fakülte programının entegrasyonunu geliştirmek için bir fırsat doğurur. Çünkü eğiticilerin işbirliği yapmaları kolaylaşır.

Eğitici gruplarını bir araya getirirken dikkat edilmesi gereken bir diğer husus, eğiticilerin özellikleridir. Birbirleriyle uyum sağlayamayacak grupların bir arada olmamasına dikkat edilmelidir. Sincapların dinozorlarla ve koalalarla anlaşmasının, koyunlarla ve bukalemunlarla anlaşmasından daha zor olduğu düşünülebilir (Konuyu hayvanlar dünyasından benzetmelerle ele alan makale ilgi çekicidir, Building an effective programme for clinical teachers: the role of the staff developer: https://www.tandfonline.com/doi/abs/10.1080/01421590120043044)

6. Değerlendirme ve Geri Bildirim: Program değerlendirme, sürecin çok önemli bir parçası olması rağmen genellikle ihmal edilir. Hedeflere ulaşılıp ulaşılmadığına bakılan bu süreç, üçüncü basamakla yakından ilişkilidir. Çünkü orada hedefler koyulurken bu hedeflere ulaşılıp ulaşılmadığının nasıl ölçüleceği de belirlenir. İyi ifade edilmemiş hedeflerin ölçümünü yapmak zor olur. 

Kirkpatrick program değerlendirme modeline göre değerlendirilen bir programda ilk değerlendirme seviyesi, katılımcıların programa tepkisinin ölçümüdür. Bu yapılırken geçerliliği gösterilmiş ölçeklerin kullanılması önemlidir. Katılımcıların tepkilerinin ölçülmesi, onların bir sonraki programa katılmak isteyip istemeyecekleri ve motivasyonları hakkında bilgi verir. Modelin üst basamaklarına çıkıldıkça bilgi elde etmek zorlaşır, mesela eğitici eğitiminin uzun vadeli etkisinin ne olduğunu belirlemek zordur.

Model, her ne kadar art arda gelen 6 basamak hâlinde anlatılmış olsa da bu basamaklar birbirlerini izlemek zorunda değildir. Görselde de görüldüğü üzere bu basamakların hepsi birbirleriyle ilişkilidir.

Değerlendirme yapıldıktan sonra elde edilen bilgileri bütün paydaşlara geri bildirim olarak sunmak da önemlidir. Bu geri bildirimler sayesinde yeni bir eğitici eğitimi programı geliştirme süreci başlayabilir. Geri bildirimler ayrıca hesap verilebilirliğe de katkı sağlar.

Sonuç olarak denilebilir ki, hem program geliştirme hem de program değerlendirme gelişigüzel değil, sistematik bir şekilde yapılmalıdır. Bunun için de Kern program geliştirme modeli ve Kirkpatrick program değerlendirme modeli iyi birer araçtır.

Bu içerik tamamen aşağıdaki kaynaktan yararlanılarak, sizi o asıl kaynağa başvurmaya teşvik etmek için oluşturulmuştur.

Kaynak

McLean M, Cilliers F, Van Wyk JM (2008) Faculty development: Yesterday, today and tomorrow. Medical Teacher, 30:6, 555-584. DOI: 10.1080/01421590802109834

Okuduğunuz bu yazıyı cihazınıza PDF olarak kaydetmek için şu bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz:
Kern Program Geliştirme Modeli ile Eğitici Eğitimi Programı Geliştirme

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder