“Kilolu olmaktan muzdaribim, aile hekimime bu
sebeple gittim ve bana bir diyet önerdi. Beslenme alışkanlıklarımı
değiştirirsem kilo verebilirmişim. “Artık sana ekmek, hamur işi, makarna gibi
yiyecekler yasak” dedi. Bunları yiyemeyeceksem geriye ne kaldı anlamadım,
sordum, “ne yiyeyim peki?”. “Kırmızı et ve balık” dedi. İçimden “5 kişilik bir
aileyi asgari ücretle doyurmaya çalışmak ne demek biliyor musunuz siz” dedim.
Nerede kaldı kırmızı et, nerede balık…” - Bir Hasta
Sağlık savunuculuğu
(health advocacy) deyince, sağlığın sosyal belirleyicilerini göz ardı etmek,
konuyu ıskalamak anlamına gelecektir. Çünkü sağlık savunuculuğunu salt
bireylerin sağlık açısından kişisel bazda daha doğru tercihler yapmasına ön
ayak olmaya indirgemek yanlış olacaktır.
Mesela sigara içen
birinin sigarayı bırakması için telkinde bulunmak, diyabetli bir hastanın yeme
alışkanlıklarını değiştirmeye çalışmak gibi çabalar, sağlığın tıbbi anlamda
geliştirilmesi kapsamına girer. Oysa sağlığın geliştirilmesi sadece tıbbi
çerçevede değil toplumsal açıdan da ele alınması gereken bir konudur.
Toplumdaki sağlık eşitsizliğinin kökeninde yatan neden, kişilerin yanlış
tercihleri değil, bu tercihlere (ya da zorunluluklara) yol açan sistemsel ve
geniş çerçeveli sorunlardır. Yani toplumdaki bireyleri davranış değişikliğine
zorlamaktansa, o davranışın kökenindeki sosyal belirleyicilerin tespiti ve
ıslahı daha faydalı olacaktır.
Hekimlik mesleğinde
sağlık savunuculuğu; sağlığa erişimi sağlamak, sağlık eşitsizliğini ele almak,
sağlık politikasına etki etmek ve bir değişim yaratmakla ilişkilidir.
Hekimlerin sağlık sistemindeki başat rolü göz önüne alındığında, sağlık
eşitsizliğini en aza indirme açısından önemleri büyüktür. Dolayısıyla, tıp
eğitiminde sağlık savunuculuğunun da yer alması gereklidir.
Sağlık savunuculuğuna tıp
eğitiminde yer verilirken sadece bilişsel alana yönelik didaktik derslerin
kullanılması etkili olmayacaktır. Sağlık savunuculuğunun uzun zamana yayılmış
olması, programın neredeyse her yerine yedirilmiş olması ve örtük eğitim
programının da bu anlamda dikkate alınması gerekir.
Savunuculuğun
ölçme-değerlendirmesi de zordur ve bu konudaki kaynaklar kıttır. Öğrencinin
sağlık savunuculuğunu genellikle hasta başında değil, başka yerlerde yaptığı
düşünülürse savunuculuğun eğiticiler tarafından gözlemlenmesindeki zorluk
anlaşılır. Buna rağmen, sağlık savunuculuğunun ölçme-değerlendirmesini yapmak
için araçlar mevcuttur. Yazılı sınavlar, eğiticilerin değerlendirmesi,
portfolyo, simülasyon ve çok kaynaklı geri bildirim bunlardan bazılarıdır. Tek
bir araçla sağlık savunuculuğunun bütün boyutlarını değerlendirmenin mümkün
olmadığı unutulmamalıdır.
Sağlık savunuculuğuna
verilecek örnekler; bir hekimin bireysel çabalarından, var olan toplumsal
çabaya katkısına, hekimin bireye katkısından toplumsal ölçekteki katkısına
kadar geniş spektrumlara dağılır. Hekimin bir radyoloğu acil bir hastanın
değerlendirilmesi için araması, hekimin bir hastayı bilgilendirmesi, bir hekim
derneğinin tütün tüketiminin azaltılmasına yönelik yasanın çıkarılması için
lobi yapması, nörologlar derneğinin bisiklet kullanılırken kask takma zorunluğu
gerektiren bir hukuki düzenleme için lobi yapması, çevreye ve insan sağlığına
zarar veren inşaat sahiplerinin duyarlı davranması için gerekli yasaların
çıkarılması adına baskı yapan vatandaşlara hekimlerin destek vermesi gibi
örnekler verilebilir.
Bu içerik tamamen
aşağıdaki kaynaktan yararlanılarak, sizi o asıl kaynağa başvurmaya teşvik etmek
için oluşturulmuştur.
Kaynak
Hubinette M, Dobson S, Scott
I, Sherbino J (2017) Health advocacy. Medical Teacher, 39:2, 128-135. DOI:
10.1080/0142159X.2017.1245853
Okuduğunuz bu yazıyı cihazınıza PDF olarak kaydetmek için şu bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz: Sağlık Savunuculuğu - PDF
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder